Bağlanma beşerler için temel bir muhtaçlık olarak kabul ediliyor. İnançlı bağlanan çocuğun, annesini dehşet ve dert anlarında dönebileceği inançlı bir sığınak olarak gördüğünü belirten uzmanlar, erken yıllarda anne ve çocuk ortasında kurulan inançlı yahut inançsız bağlantı modelinin ilerleyen yıllarda toplumsal bağları olumlu ya da olumsuz etkileyebileceğini vurguluyor. Uzmanlar inançlı bağlanmanın sağlanabilmesi için çocuğun fizikî, tensel ve duygusal gereksinimlerinin karşılanması gerektiğine dikkat çekiyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Uzman Klinik Psikolog Ayşe Şahin, çocuk ve anne ortasındaki inançlı bağlanma hakkında değerlendirmelerde bulundu. Şahin, çocuğun bakımını üstlenen ebeveynlere sağlıklı bağlanma gerçekleştirebilmeleri için tavsiyelerde değerli tavsiyeler paylaştı.
Bağlanma beşerler için temel ihtiyaç
Bağlanmanın insanoğlu için temel bir muhtaçlık olduğunu vurgulayan Ayşe Şahin, “İnsan yavrusu doğumdan çabucak sonra öbür tiplere nazaran daha fazla ve daha uzun süren bir bakıma gereksinim duyuyor. Bu da insanın bağlanma, ilgi kurma ve toplumsallaşma gereksiniminin temel bir muhtaçlık olduğunun göstergesidir. İnançlı bağlanma, hayatın erken yıllarında çocuk ile ona bakım veren kişi ortasında kurulan sağlıklı alakadır. Bakım veren kişi birçok vakit anne olmakla birlikte bu kişi baba, akrabalar ya da bakıcı olabiliyor.” dedi.
Çocuğun kişiliğini anne ile ortasındaki bağlantı modeli oluşturuyor
Her ne kadar ömrün erken yıllarında gerçekleşse de bağlanmanın ilerleyen yıllarda kişinin öteki beşerlerle kurduğu bağlardaki davranış örüntülerini de belirlediğini tabir eden Şahin, “Erken yıllarda anne ve çocuk ortasında kurulan inançlı yahut inançsız bağ modeli, ilerleyen yıllarda kişinin toplumsal bağlarını olumlu ya da olumsuz istikamette etkileyecektir. Kurulan bu bağlantı modeli, çocuğun kişiliğinin büyük bir kısmını oluşturuyor ve bu yapının ilerleyen yıllarda değişme imkanı olsa da değişime karşı dirençli olduğu biliniyor. Bu sebeple erken devir yaşantılarının bireyin kişiliği, toplumsal alakaları ve psikopatolojileri üzerinde hayli değerli bir tesiri olduğunu söyleyebiliriz.” diye konuştu.
Çocuğun gereksinimlerine gerçek müdahale edilmeli
Temel bakım veren kişi ile çocuk ortasında inançlı bağlanmanın gelişebilmesi için birtakım dinamiklere muhtaçlık duyulduğunu belirten Şahin, “Bunlardan birincisi çocuğun fizikî gereksinimlerinin karşılanmasıdır. Çocuk acıktığında, susadığında, altı kirlendiğinde, uykusu geldiğinde bu durumu fark eden ve bu muhtaçlığını giderebilen bir yetişkine muhtaçlık duyuyor. Şayet çocuğun acıkma ağlamasına karşı bakım veren kişi çocuğun altını temizlerse, çocuk gereksinimlerinin görülmediği ve karşılanmadığına dair olumsuz inanç geliştirebilir.” dedi.
İşte inançlı bağlanmayı sağlayacak tavsiyeler…
Uzman Klinik Psikolog Ayşe Şahin, ‘Çocuğun duygusal gereksinimleri da inançlı bağlanma için olmazsa olmazlardandır.’ diyerek kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Bakım veren kişi çocukla göz teması kurmalı, yüz yüze irtibat içinde olmalı, çocukla sohbet etmeli, ona gülümsemeli ve olumlu hisleri yansıtmalı. Çocuk kaygı, telaş üzere hisler yaşadığında yetişkinler bu hislere karşı hassas olmalı ve bu hisleri yatıştırabilmeli. Çocuğun tensel gereksinimleri da ihmal edilmemeli zira çocuğun yetişkine sarılma ve dokunma muhtaçlığı vardır. Bu sebeple temel bakım veren kişi uygun vakitlerde çocuğu kucaklayarak, dokunsal oyunlar oynayarak bu gereksinimi karşılamalı. Tüm gereksinimler her vakit olmasa bile birçok vakit ve yeteri kadar karşılandığında anne ve çocuk ortasında inançlı bağlanma gerçekleşiyor.”
Çocuk için anne inançlı bir sığınak
Çocuğun inançlı bağlandığında temel bakım veren bireye karşı olumlu hisler geliştirdiğini vurgulayan Şahin, “Çocuk vaktinin birçoklarını onunla geçirmek ister, anneden ayrılmak istemez, anne uzaklaştığında ağlayabilir lakin bu ağlama ve huzursuzluk hali anneye kavuşma anında kendini rahatlama hissine bırakır. İnançlı bağlanan çocuk için annesi kaygı ve telaş anlarında dönebileceği inançlı bir sığınaktır. Çocuk dünyanın ve başka insanların emniyetli olduğuna dair olumlu bir inanç geliştirir.” dedi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
