Pandemi sürecinin sıhhatin ehemmiyetini bir sefer daha hatırlatmasıyla birlikte, artan riskler karşısında bilinçlenme, sigorta dalına olumlu tesirlerini sürdürüyor. Sıhhat sigortalarında 2020 yılında, 2019 yılına oranla yüzde 18,5 oranında prim üretimi artışı gerçekleşirken, sıhhat sigortası yaptıranlarda 30’lu yaşlar ön plana çıkıyor. Tüm aile için sıhhat poliçesi almak da yaygın bir davranış olarak görünüyor. Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Kerem Erberk, Sigorta Bilgi ve Nezaret Merkezi’nin 2021 istatistiklerine nazaran; sıhhat sigortası bulunan kişi sayısının 4 milyona yaklaştığını belirtirken, bu bireylerin yüzde 60’tan fazlasının Marmara Bölgesi’nde yaşadıklarını açıkladı.
Pandemi devrinde riske karşı bakış açısı değişen bireylerin, sıhhat sigortası eserlerine talep artışları devam ediyor. Hem sigortalı adetlerinde hem de prim üretimlerinde dala tesir eden talep artışı sonucunda; 2020 yılında, kesim genelinde sıhhat sigortaları prim üretimlerinde 2019 yılına nazaran yüzde 18,50 oranında bir artış gerçekleşti. Son periyotlarda sıhhat sigortasını birinci sefer yaptıran bireylerde 30’lu yaşlar ön plana çıkarken, sıhhat sigortalarında tüm aile için sıhhat poliçesi almak da yaygın bir davranış olarak dikkat çekiyor.
Sağlık sigortalarına 30-45 yaş aralığındaki müşterilerinin daha çok talep gösterdiğini belirten Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Kerem Erberk, ferdî sıhhat ve tamamlayıcı sıhhat sigortası eserlerini tercih eden bayan ve erkek müşterilerin dağılımının ise istikrarlı olduğunu söyledi.
“Ege ve Karadeniz Bölgesi’ndeki sigortalıların toplam sigortalı sayısındaki hissesi arttı”
Sigorta Bilgi ve Nezaret Merkezi’nin 2021 istatistiklerine nazaran; özel sıhhat, tamamlayıcı sıhhat, acil sıhhat ve hastalık branşlarında yürürlükte poliçesi olan sigortalı sayısının 4 milyona yaklaştığına dikkat çeken Erberk, “Yürürlükte sıhhat poliçesi bulunan sigortalıların yaklaşık yüzde 51’i özel sıhhat, yüzde 41’i ise tamamlayıcı sıhhat poliçesi kapsamında yer alıyor. Bu oranlar dinamik olduğu için yıl içinde değişiklik göstermesi de muhtemel. Nüfus yoğunluğunun da tesiriyle Marmara Bölgesi’nde sigortalılar, toplam sigortalı sayısının kıymetli bir hissesini oluşturuyor. Özel sıhhat ve tamamlayıcı sıhhatte farklılaşmakla birlikte, Marmara Bölgesi’nin hissesinin yüzde 60’ın üzerinde olduğunu söyleyebiliriz. Ege ve Karadeniz Bölgesi’ndeki sigortalıların toplam sigortalı sayısı içindeki hissesinin arttığını da gözlemliyoruz” diye konuştu.
“Büyük kent hayatında yeni aile bağları çoklukla 30’lu yaşlarda kuruluyor”
Sağlık sigortalarında tüm aile için sıhhat poliçesi satın alma trendi oluştuğunu belirten Erberk, “En bedelli varlığımız olan ailemizi korumak, sağlıklı kalmaları için elimizden geleni yapmak içgüdüsel bir davranış formu olarak ortaya çıkıyor. Sıhhat poliçesi de bu noktada aileyi teminat altına alma talebine cevap veriyor. Büyük kent ömründe yeni aile bağları ekseriyetle 30’lu yaşlarda kuruluyor. Ayrıyeten 18 yaş altına uygun prim karşılığında tek başına sigorta poliçesi de sunabiliyoruz. Ömür uzunluğu yenileme garantisi olmayan 65 yaş ve üzeri sigortalılarımızın da ek prim karşılığında 75 yaşına kadar risk değerlendirmesi yapmadan poliçelerini yeniliyoruz” açıklamasını yaptı.
“Özel sıhhat sigortası sistemine erken yaşta ve sağlıklı iken katılmak önemli”
Birçok kişinin rastgele bir sıhhat sorunu ile karşılaştıktan sonra sıhhat sigortasını aklına getirdiğini söz eden Erberk, bu durumda da hastalığın tedavisinin sigorta kapsamına alınması konusunda geç kalındığına işaret ediyor. Özel sıhhat sigortası sistemine erken yaşta ve sağlıklı iken katılmanın ehemmiyetine vurgu yapan Erberk, “Sigortanın sağladığı avantajlar sisteme dahil olduktan sonraki devri kapsıyor. Sigortalı olunmayan periyotta ortaya çıkan hastalıklar özel sıhhat sigortasının tabiatı gereği kapsama dahil edilemiyor. Erken yaşta iştirakin avantajlarından bahsetmişken, birkaç yıl içinde kazanılan ömür uzunluğu yenileme garantisi hakkı ile sonradan ortaya çıkabilecek hastalıklar için fazladan prim ödemeye karşı garanti sağlanabildiğini de belirtmek isterim. Ödenen primlerin fiyatlı çalışanlar için vergi indirimi avantajı sağlıyor olması da bütçe dostu öbür bir fırsat sunuyor” diye konuştu.
“Tazminat oranlarında önemli artışlar yaşandı”
Tamamlayıcı sıhhat sigortasında 2020 yılında başlayan büyüme trendinin 2021 yılında da devam ettiğini belirten Erberk, pandemi devrinde gerçekleşen tazminat ödemelerine de değinerek şunları söyledi: “2020 yılında kesim genelinde tazminat ödemelerinde bir düşüş yaşandı. Bu düşüşte pandemiye bağlı olarak elektif tedavilerin ertelenmesinin tesirli olduğunu düşünüyoruz. Lakin 2021 yılının birinci yarısında hastaneye gidiş oranları pandemi öncesi periyoda nazaran nispeten düşük olsa da, döviz kuru ve enflasyonun da tesiriyle tazminat oranlarında çok önemli artışlar yaşandığını görüyoruz.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
